Dumansız Hava Sahası ve KOAH
10 Ağustos 2018

dumansiz-hava-sahasi-1.jpg

Her ne kadar 40-50’li yaşlardan sonra kendini belli etse de aslında ilk sigarayı içtiğinizde KOAH’ınız başlamış olur. KOAH asıl olarak uzun yıllar sigara kullanımına bağlı gelişen ve nefes darlığı, hırıltılı solunum, öksürük ve balgam gibi yakınmalarla seyreden müzmin bir akciğer hastalığıdır. Ülkemizde kırsal alanlarda odun, kömür ve tezek gibi biyo-yakıtların yoğun kullanımına bağlı olarak hayatında hiç sigara içmemiş orta ve ileri yaş kadınlarda da KOAH ortaya çıkabilmektedir. KOAH’lıların nefes borularında kalıcı tıkanma oluşmakta ve buna bağlı olarak hastalar özellikle merdiven çıkma, yürüme ve hareket sırasında tıkanmaktadırlar. Zamanla istirahatte de nefes darlığı olmakta ve hatta hastanın uykusunu da engelleyebilmektedir.

Dünya Sağlık Örgütünün en son yayınladığı istatistiklere göre Dünyada en çok öldüren 4. hastalık KOAH’tır. İlginçtir ki bu kadar ölümcül bir hastalığı insanlar parayla satın almaktadır. KOAH olmak için çok çabalamak ve masraf etmek gerekmektedir. 20-30 yıl boyunca bıkmadan usanmadan her gün büfeye, markete gidip sigara paranızı ödemeniz gerekir. KOAH’ı satın almak için yıllar boyunca ödediğiniz para bayağı bir yekun (100-150 bin TL) tutmaktadır. Ülkemizde yaklaşık 3 milyon civarında KOAH hastasının olduğu sanılmaktadır.

Bilinen hastalar, toplumda var olan KOAH hastalarıyla kıyaslandığında buzdağının görülen kısmını oluşturmaktadır. Maalesef KOAH hastalarının çoğu, yıllarca KOAH olduğunu bilmeden yaşamaktadır. Başlangıçta öksürük ve balgam gibi yakınmalar sigaraya bağlanmakta; eforla ilişkili nefes darlığı ise, yaşlılığa atfedilebilmektedir. Bunun sonucunda hastalar sigara içmeye devam etmektedirler. Eğer sigara kullanıyorsanız; 40-50’li yaşlardaysanız; babanızda, amca veya dayınız gibi yakınlarınızda KOAH hastası varsa; öksürük balgam, hırıltılı solunum ve nefes darlığı gibi şikayetleriniz oluyorsa siz muhtemelen bir KOAH hastasısınız. KOAH’ınız olup olmadığını öğrenmek için bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurup, solunum fonksiyon testleri yaptırmanızı öneririz.

KOAH’ın tedavisinde son yıllarda oldukça iyi gelişmeler olmuş ve olmaya devam etmektedir. Ancak KOAH’ın yaşla birlikte ilerleyişini durduran en etkin tedavi derhal sigaranın bırakılmasıdır. Sigara içilmeye devam ettiği sürece hangi tedavi verilirse verilsin KOAH kötüleşmeye devam eder.

KOAH hastalarını en çok rahatsız eden durum zaman zaman ortaya çıkan alevlenmelerdir. Çoğu zaman enfeksiyöz ajanlara bağlı olarak ortaya çıkan alevlenme dönemlerinde zaten var olan semptomlarda artma veya olmayan yeni semptomların eklenmesi söz konusudur. Alevlenme hastanın normal günlük yaşamını sürdürmesini engeller, basit oda içi eforları yapamaz hale gelebilir, uyku uyuyamayabilir, nefesi yetmeyebilir, morarma olabilir, öksürük ve balgamı artar, balgam rengi koyulaşır, acile başvurma veya hastaneye yatmayı gerektirebilir.  Alevlenme sonrası hastanın durumu, önceki düzeye tam olarak geri dönmeyebilir. Bazı KOAH hastaları diğerlerine göre çok daha sıklıkla alevlenme geçirirler. KOAH hastalarının yıllık olarak her sene Eylül, Ekim aylarında grip aşısı ve hayatlarında bir kez zatürree (pnömokok aşısı) aşısı yaptırmaları önerilmektedir.

Günümüzde KOAH’ta küratif tedavi (hastalığı yok edecek) henüz mümkün olmamakla beraber, KOAH tedavisinde hastanın yakınmalarını düzeltecek, yaşam kalitesini iyileştirecek, solunum fonksiyonlarını artıracak, KOAH alevlenmelerini ve KOAH’la ilişkili diğer komplikasyonları azaltacak ilaçların çeşitliliği ve sayıları giderek artmaktadır. KOAH tedavisinde ilaç seçimi hastanın durumuna göre değişmektedir. KOAH’ın farklı klinik görünümleri (fenotipleri) mevcuttur ve sizin KOAH’ınız, komşunuzun KOAH’ı ile aynı değildir. Bu nedenle tedavinin bireyselleştirilmesi, hastaya özgü tedavinin planlanması gerekmektedir. Hastalığın ağırlığı, alevlenmelerin sıklığı, şikayetlerin yoğunluğu, alerjinin eşlik edip etmemesi (Astım KOAH birlikteliği), eşlik eden diğer hastalıkların varlığı ilaç seçimini etkiler. İlaç yanında, hastanın mevcut akciğer kapasitesinden daha fazla yararlanmasını sağlayacak akciğer rehabilitasyonu da tedavinin bir parçasıdır.

KOAH hastaları düne göre bugün tedavi konusunda daha şanslı iseler de, aslında hasta olup en iyi tedaviyi almaktansa; hiç hasta olmamak ve hep sağlıklı kalmak çok daha iyidir. KOAH için bu mümkündür, çünkü KOAH önlenebilir bir hastalıktır. Sadece sigara içmemekle ve soluduğumuz havada bulunabilen zararlı gaz ve tozlardan kaçınmakla KOAH oluşması engellenebilir.  Bu da “DUMANSIZ HAVA SAHASI” kampanyasının ne kadar yerinde ve doğru bir eylem olduğunu ortaya koymaktadır.

Prof. Dr. Tevfik ÖZLÜ
Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim üyesi, Trabzon.